Her şey tam 4 ay önce aldığım YetGen’e hoş geldin maili başladı. Mailin en etkileyici kısmı “ Dünya’yı değiştirme isteğin ve kendini geliştirme motivasyonun bizi de çok heyecanlandırdı!” tam burasıydı. Ben kendimi geliştirmek için ne yapacağımı bilmez halde çırpınırken YetGen’e seçildim.
Öncelikle YetGen boyunca aldığım eşsiz eğitimlerden bahsetmek istiyorum. Eğitimdeki her şeye değinmek imkansız. Çok şey öğrendim sadece en sevdiklerimi anlatacağım.
İkinci hafta ve üçüncü hafta benim için en heyecanlı haftaydı çünkü sunum yapmak benim için çok zordu. İnsanlar önünde konuşmak en büyük korkularımdan biriydi. YetGen’le bu korkumun üzerine gittim. En önemlisi de sunum yapmak gibi zor bir şeyin aslında doğru ipuçlarıyla nasıl daha iyi olabileceğini gördüm. Herkes sunum yapabilir ancak bolca tekrarla.
Takım çalışması da işin en eğlenceli yanıydı ve Yetgen takım çalışması için kesinlikle en doğru yer. Nerdeyse her derste takım çalışması yaptık. Hiç tanımadığımız insanlarla ortak bir proje için saatler harcadık. Takım çalışması konusunda çokça deneyim sahibi oldum.
En sevdiğim derslerden biri de Algoritmik Düşünmeye Giriş dersiydi. Derste o kadar değişik sorulara kafa yorduk ki uzun bir süre aklımda o soruların cevaplarını aradım. O dersi hala ara ara açıp izlerim.
Beşinci hafta Excel haftasıydı. Excel’in bu kadar eğlenceli ve kullanışlı olduğunu bilmiyordum. Bize verilen vakalar üzerinden Excel vba’ya kadar bolca örnekler gördük. Bolca ödev yaptık. Şimdilerde ise Excel’e ihtiyaç olmasa bile Excel açıp oradan işlerimi hallediyorum.
En sevdiğim derslerden biri de Sürdürülebilirlik ve Sosyal İnovasyon dersiydi. Benim en ilgili olduğum alanlardan birine YetGen’de yer verilmesi beni çok mutlu etti. Derste sürdürülebilirlik için geliştirilen girişimlere yer verilmişti. Bu örnek girişimlerle ufkum açıldı. Dünyayı değiştirebileceğime dair umudum arttı. Gerçi YetGen boyunca insanın ufku hep açılıyor.
İş dünyasına geçiş dersi beni en çok heyecanlandıran derslerden biriydi. Nedeni ise orda mülakat simülasyona girmemdi. İlk başta çok korktum ama Yetgen’de öğrendiğim bir şey var hatta mottom olan bir söz. “Gerçek başarısızlık, hiçbir şey denemeden öylece oturmaktır.” Jack Ma. Ben o gün o mülakata girme cesareti göstermesem hiçbir şey kazanmayacaktım ama deneyimleyerek ne yapıp ne yapmam gerektiğini öğrendim.
Gelelim GirişGen süreci yani YetGen’in son dersi. Tüm öğrendiklerimizi uygulama vakti geldi çattı. Etkili sunum, algoritmik düşünme, takım çalışması, girişimcilik, aktif vatandaşlık derslerinde öğrendiğimiz her şeyi uyguladığımız bir ders oldu. Takımımla birlikte Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin 4.7. maddesi üzerine bir girişim fikri geliştirdik. Kimsenin kaybetmediği girişimcilik hackathonu ile 3 ayı sonlandırdık.
YetGen’de neler yapabileceğimi keşfettim. Bilinmezlik yolumda bana ilham oldu. Konfor alanımdan çıkıp cesaret etmeyi denemekten korkmam gerektiğini öğrendim.
İyi ki seçilmişim ve iyi ki YetGen.
Bu yazımı Erhan Hoca’nın sözüyle bitiriyorum.
